LGS Sonucları

TEOG Kelimesinin Açılımı Nedir?



TEOG’un açılımı nedir,TEOG neyin kısaltmasıdır? İşte merak edilenler...

TEOG, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (Sınavı) olarak açıklanıyor.Yeni bir model olan emel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) 2013-2014 Eğitim Öğretim yılından itibaren uygulanmaya başlanmıştır.TEOG sınav sisteminin kapsamı nedir?

5. sınıf, ilkokuldan ortaokula alıştırma dönemi gibi değerlendirilecek; 5. sınıfta merkezi sınav yapılmayacak. Öğrenciler; 6, 7 ve 8. sınıflarda toplam 36 sınavdan sorumlu olacak.

- Sınavlar mevcut sistemde dönem içinde yapılan sınavlardan farklı olarak “test” usulü ile gerçekleştirilecek. Ancak birkaç yıl içinde tamamen açık uçlu sınav sistemine geçilecek.

Yanlış doğruyu götürmeyecek

- Mevcut sistemde öğrenciler, bir dönem boyunca Türkçe, matematik, fen ve yabancı dil derslerinden 3; inkılap tarihi ve din derslerinden 2 yazılı sınava giriyor. Yeni SBS modelinegöre bu yıldan itibaren bakanlık, Türkçe, matematik, fen ve yabancı dil derslerinin 2. sınavını; inkılap tarihi ve din derslerinin ise ilk sınavlarını merkezi olarak yapacak.

- Sorular, o güne kadar işlenen müfredattan çıkacak; 4 seçenekli olarak sorulacak. Yanlış cevaplar doğru cevapları etkilemeyecek.

Kendi okulunda sınav

- Merkezi sınavlar, her dönem 2 gün boyunca yapılacak ve o 2 gün okullar tatil edilecek.

- Öğrencilerin kendi sınıflarında gireceği sınavların gözetmeni o sınıflarda derse giren öğretmenler olamayacak. Hangi öğretmenin hangi okulda görev alacağına il/ilçe milli eğitim müdürlükleri karar verecek. Ancak öğrenciler, sınava kendi okullarında katılacak.

- Sınavlardan herhangi birini kaçıran ancak geçerli mazeret sunacak öğrencilere, önceden belirlenen bir hafta sonunda telafi sınavı yapılacak. Ancak bu sınav merkezi olarak, 1 kereye mahsus düzenlenecek. Öğrenciler bu sınava kendi okullarında değil; il veya ilçe merkezlerindeki sınav salonlarında girecek.

3 yılın ortalaması alınacak

- Yıl sonu başarı puanı, görülen bütün derslerin (10 ders) yıl sonu başarı puanının toplanıp, ortalaması alınarak bulunacak. 3 yılın yıl sonu başarı puanının toplanıp, ortalamasının alınmasıyla mezuniyet puanı ortaya çıkacak. Bu puanının yüzde 30‘u, öğrencinin okula yerleşmesinde etkili olacak.

- Bir dersin yıl sonu başarı puanı hesaplanırken ders saati önem taşıyacak. Ortalama puan, önce öğrencilerin bir haftada aldıkları toplan ders saati olan 27’ye bölünecek, daha sonra ilgili dersin saati ile çarpılacak. Örneğin Türkçe dersinde dönem boyunca yapılan 3 sınavdan sırasıyla 76, 84 ve 70; performans ödevinden ise 75 puan alan bir öğrencinin puan ortalaması bu puanların toplanıp, 4’e bölünmesiyle 76,2500 olarak bulunacak. Öğrenciler, mevcut uygulamada Türkçe dersini haftada 5 saat görüyor. Öğrencilerin haftalık aldıkları ders saatlerinin toplamı ise 27. Bu durumda, 76,2500 olarak belirlenen Türkçe ortalaması önce 27’ye bölünecek, daha sonra 5 ile çarpılacak. Bu örneğe göre, Türkçe’nin ağırlıklı ortalaması 14,1204 olacak. Diğer bütün dersler için de puanlar aynı yöntemle belirlenecek ve görülen bütün derslerin başarı puanlarının ortalaması yıl sonu başarı puanı oluşturulacak.

En çok puan Türkçe’ye

- Merkezi sınav puanı ise öğrencinin 6 dersten girdiği merkezi sınavların ağırlık katsayılarına göre hesaplanan puanını ifade edecek. Yani hangi dersin haftalık ders saati daha fazla ise o dersin sınavı merkezi sınavdan alınacak toplam puanda en çok etkiye sahip olacak. Bu durumda haftalık ders saati 5 olan Türkçe, sınavlarda en önemli ve en çok puan getiren ders olacak. Haftalık ders saati 2 olan inkılap tarihi ve Atatürkçülük dersi ile din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri ise puan hesaplamasında eşit düzeyde etkili olacak.

Sınavların etkisi yüzde 70

- Öğrencinin 6, 7 ve 8. sınıf yıl sonu başarı puanlarının aritmetik ortalamasının yüzde 30’u ile 6, 7 ve 8. sınıflarda aldığı merkezi sınav puanlarının ortalamasının yüzde 70’inin toplamı, yerleştirmeye esas puanı oluşturacak.

- Puanlar aritmetik ortalama mantığına göre hesaplandığından, yerleştirmeye esas puanda yer alan virgülden sonraki rakamlar, yerleştirmede öncelik için önem arz edecek.

- Yerleştirmeye esas puan, öğrencinin liseye devam edeceği okulu belirleyecek. Öğrencilerin yaptıkları okul tercihleri puan esasına göre değerlendirilecek ve yerleştirmeler merkezi olarak elektronik ortamda gerçekleştirilecek.

Kanaat notu etkili olmayacak

- Öğretmen kanaat notu ise puanlamada esas olmayacak.

- İller bazında ciddi başarı farklılıklarının oluşmaması için bazı illere özel takviye tedbirleri geliştirilecek. Bu kapsamda MEB, öğretmen ataması yaparken, merkezi sınavı yapılacak 6 dersin öğretmenlerini eksik bırakmayacak şekilde planlama yapacak. Yani örneğin matematik öğretmeni ataması yaparken, özellikle o alanda açığı olan iller gözetilecek.

Özel okullara yeni düzenleme

- Özel okullar merkezi sınav puanını kendi kriterlerine göre değerlendirerek öğrenci alabilecek. Ek bir sınav yapamayacak. 2008 yılına kadar özel okullar kendi sınavlarını kendileri yapıyordu. Ancak son 5 yıldır devletin yaptığı SBS üzerinden kendi değerlendirme yöntemleriyle öğrenci kabul ediyorlar. Bakanlık yetkilileri, özel okullar için yeni bir planlamaya gidilebileceği sinyallerini de verdi.
GS, Kabataş’a ayrı sınav yok

- Galatasaray, Kabataş, İstanbul Erkek gibi kapısında yığılma olabilecek devlet liseleri ise diğer tüm liseler gibi merkezi sınav puanına ve tercih önceliğine göre öğrenci kabul edecek. Ayrı bir sınav yapamayacak. Bakan Avcı, daha önce bu okulların kendi sınavlarını yapabileceğini ifade etmişti.

- Azınlık okullarında okuyan öğrencilerle, gayrimüslim öğrenciler, okullarda din kültürü ve ahlak bilgisi dersinden muaf tutuldukları için yeni sistemde din dersinden sınava girmeyecek. Bu öğrencilere sosyal bilgiler dersinden sorular yöneltilecek.

- Hava koşulları, öğretmen yetersizliği gibi durumlarda müfredatta geri kalabilecek bölgeler için de tedbir alınacak. Müfredatın bütün okullarda eş zamanlı olarak yürütülebilmesi için planlamalar yapılacak. Ancak yine de geride kalacak bölgelerde telafi sınavları yapılabilecek.

Tabletten SBS

- Yeni SBS modeline göre birkaç yıl içerisinde açık uçlu soru sistemine geçecek bakanlık, 3 yılda düzenleyeceği 36 sınavı “tablet” bilgisayarlar üzerinden gerçekleştirecek. Öğrenciler, sesli ve görüntülü soruların da yer alacağı sınavda, yanıtları elektronik ortamda “yazılı” olarak verecek.

Okul dışı eğitim kurumları

Avcı, yeni SBS sisteminin ayrıntılarını açıklarken, “dersane” kavramı yerine “okul dışı eğitim kurumları” ifadesini kullanmaya özen gösterdi. Yeni ortaöğretime geçiş sisteminin temel amaçlarından birinin “okul dışı eğitim kurumlarına” olan ihtiyacın azaltılması olduğunu vurguladı. Sisteme ilişkin soruları yanıtlarken Avcı, Şair Ece Ayhan’dan alıntı yaparak, “Ne yani çocuklar hiç gülmeyecekler mi?” dedi; düzenlemenin çocukların gülmesi için yapıldığını vurguladı. Avcı, Anadolu ve fen liselerine ek yerleştirmelerin yapılmasına karşın bile 61 bin kontenjanının hala boş olması ile ilgili bir soruya, “Biz geçen yıllarda olmayan bir şey yapacağız. Yerleştiği okuldan memnun olmayan ve açıkta kalan kişilerin bu boş kontenjanlara yerleştirebilir miyiz, çalışması başlattık. Yani boş kalan kontenjanlara dolana kadar kayıtlar devam edecek” diye yanıt verdi. Toplantıda yeni sistemin detaylarını anlatması için bir TRT spikerinin görevlendirilmesi de dikkati çekti.

Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği Eş Başkanı Cem Gülan:

Felsefesi güzel, iyi şeyler yapmaya yönelik bir sistem. Bakan, merkezi sistem kalkıyor dedi. Ancak bu sene 8. sınıfta, daha sonra da ve 6. ve 7. sınıflarda soruları merkezden gelen, test usulü olan ve değerlendirmesi merkezden yapılacak bir sınav olacak. Yani merkezi sınavdır bu. Bütün öğretim dönemini test etmeye çalışması, uzun döneme yayılması, öğrenci üzerindeki stresi azaltmaya çalışması, müfredata dayalı soru sorulmaya çalışılması, olumlu yönlerinden. Ancak bu sınav merkezidir ve merkezi sınav olduğu müddetçe dershane ve özel ders ihtiyacı artacaktır. Müfredat her yerde aynı gidemeyeceğine göre, bazı okullar, müfredatı eskiye göre daha yavaş tutacaktır. Ayrıca güvenlik zafiyeti nasıl giderilecek? Öğrenciler üniversite sınavına küpeleri bile çıkarılarak alınıyorlar.Bu sistemde öğretmen kendi sınıfında giremeyecek deniliyor. Ancak ya ben olağanüstü bir sistem oluşturduysam, gözetmen başka bir yerden de gelse, bir şekilde öğrencime yardımcı olabiliyorsam. Böyle bir şaibe çıkarsa bunun altından nasıl kalkılacak? Dersin öğretmeni hiç gelmemişse, kardan dolayı bir ay eğitim-öğretim yapılamamışsa nasıl ortak müfredatla sınav yapılacak? İyi niyetle yapılan bir sistem ancak birçok problem çıkacak gibi görünüyor. Tamam biz bunlar olsun diyorduk ama özelliği olan liselere ayrı bir sınavla, son bir seçim yapılsın, o adil olsun diyorduk. Bir diğer konu özel okullara ayrı sınav olmayacak dediler. Ancak Sayın Bakan’dan randevu talep edeceğiz ve talebimizi sunacağız. Biz açık ve net bir ifadeyle böyle bir sistemin içinde olmak istemiyoruz, kendi öğrencimizi kendimiz seçmek istiyoruz.